Gothic Akımı

Eğrisiyle Doğrusuyla Gothic Akımı
Son zamanlarda o kadar çok konuşulmaya başlandı ki ve yalan yanlış tanımlamalar o kadar çok yapıldı ki insanlar da haliyle buna önyargıyla bakmaya başladılar ve açıklık getirmek gereği duydum.

Biraz araştırdım alıntılarla gerçekte gotiğin ne olduğunu bilmeyenlere bilgi vermek istedim.

gothick nedir?
Her ne kadar günümüzde 12-18 yaş aralığındaki yani çoğunluğu yaşıtım olan kızlarımız tarafından koyu renk makyaj ve siyah elbiselerle "anne ben gotik oldum" şeklinde temsil edildiği görülse de, aslen 12. yy.da latin sanatına tepki olarak ortaya çıkan bir sanat anlayışıdır. edebiyattan müziğe, resimden mimariye kadar sanatın her dalında yer etmiştir.

gothick mimari
Gotik mimarinin en önemli eseri katedrallerdir. zaten ortaya çıktığı 12. yy ve tavan yaptığı 13. yy'da hristiyanlığın gazıyla coşan avrupa, işi gücü bırakıp kendini kilise ve katedral inşaa etmeye vermiştir.dönemin moda sanatı da gotik olunca, ortaya çıkan eserlerin çoğu bu tarzda yapılmıştır.
Bugün, gotik mimarinin en büyük yaşayan eserleri olarak paris'teki notre dame katedrali, strasbourg'daki strasbourg katedrali ve milano'daki milano katedrali örnek gosterilebilir.


gothick müzik
Gotiğin müzikte kullanımı, gotik mimarinin sağladığı geniş meydanların ve yüksek tavanların akustiğini keşfeden kiliseler tarafından başlatılmış ve kiliselerde koroların oluşturulmasına, hristiyanlığın orijinalliğinden hepten uzaklaşmasına neden olmuştur. kiliselerde dini amaçla kullanılan bu sistem, daha sonraları müzik dunyasına da sıçramıştır. ve kilise muziği olarak ortaya çıkan gotik müzik, bir sanat akımı olma yolunda evrimine başlamıştır. bu konuda ilk örneklere bakacak olursak, notre dame okulu'nun en büyük iki bestecisi olan leonin'i ve ardından perotin'i gorürüz. perotin'in viderunt omnes adlı eseri, bugün bile noel ve yılbaşı ayinlerinde söylenmektedir ve ilk gotik eserlerden biri olarak kabul edilmektedir.
Gotik, kiliselerde önce çok sesliliğe, sonra organum ve ardından kanon gibi yöntemlerin ortaya çıkmasına neden olduktan sonra kiliseden çıkıp halk arasına karışarak evrimine devam etmiş ve bugün punk, metal gibi birçok müzik türünde de kullanılır olmuştur.

Kuzey avrupalı metal müzik gruplarının sıkça kullandığı8, bazen dark metal, black metal, hatta power metalle de karıştırılabilen bir müzik akımı haline gelmiştir. 1990'larin başinda ortaya çikmaya başlayan bu akım, doom ve black metalden evrimleşerek ortaya çıkmıştır. gothic metalin temsilcileri, doom metalin ağır rifflerini ve death metalin brutal vokalini karıştırıp, kilise orgları, kemanlar, yan flutler, klavyeler gibi ekstra enstrümanlar da ekleyerek ve en önemlisi, genelliği soprano olan bayan solistler de kullanarak bu akımı ortaya çıkarmışlardır. ayrıca beauty and the beast şeklinde isimlendirdikleri, güzel sesli bir bayan vokal ve brutal vokalin aynı anda söylediği bir tarz kullanırlar. klavyelere dikilen mumlar, karanlık sahne ve giyilen kıyafetler, izleyicinin de kendini bu atmosfere kaptırmasını sağlar. şarkılarının ana temaları genellikle birbirine benzer: din, cennet ve cehennem, romantizm, korku, depresyon, cesaret, bunalım ve ölüm gibi konular sıkça kullanılır. bunların dışında, eski efsaneler ve mitolojilerden de bahsettikleri de görülür.

Bu gruplara örnek olarak; the sins of thy beloved, theatre of tragedy, tristania, sirenia, the gathering, within temptation, vampiria, trail of tears, erkek vokalli olarak my dying bride, power metal etkilerinin de çok yüksek olduğu nightwish, epica, after forever, evanescence ve soprano kullanmayan bayan vokalli arcana, lacuna coil, lacrimas profundere ve sacrimosa örnek gosterilebilir.türkiye'den de bir örnek olarak almora'yı verebiliriz.

Ve son olarak...

"gothick hatun"
Gotikte, gotik hatun diye bir tarz, ifade yoktur. gotik geniş bir tarz olduğu için elbette bir giyim ve makyaj şeklini de içinde barındırır. ancak gotik hakkında tanıdığı tek insan amy lee olan günümüz genç kızları, koyu renk makyajlar ve siyah kıyafetlerle ona benzemeye çalışıp kendi çapında bir akıma kapılınca, aynı gençliğin erkek versiyonları da mp3 çalarlarında p2p'ler aracılığıyla internetten indirdikleri 3-5 sarkıyı dinleyip headbang yaparak bu kızları gothic hatun diye nitelendirmiş ve peşlerinden koşmaya başlamışlardır. yakından tanıyıp incelerseniz, bara gitmedikleri geceler evlerinde pofuduk terliklerini giyip pembe pijamalariyla binbir gece izlediğini görürsünüz bu hanim kızlarımızın. yaz günü giydikleri postallar ve deri paltolarını çıkaran genç erkeklerimiz de fb-gs maçını o hiç sevmedikleri "sıradan" insanların kapıldığı heyecanla izlerler evlerinde.

Burada bir mesaj vermek istiyorum bazılarına: gotik kültürün kıyafet ve makyajlarını bugün kısmen temsil eden kuzey avrupa kızlarının uzun kollu siyah kıyafetler ve deri çizmeler giymesinin nedeni bulundukları coğrafyanın dondurucu soğuğuudur arkadaşlar (: siz bu kıyafeti 40 derece sıcağın altında istiklal caddesinde giyerseniz -üzgünüm ama- seksi olmazsınız. o makyaj akar, o elbise sıkar, o ayakkabı vurur, ayrıca her ne kadar zorlasanız da metabolizma olarak insan kalmaya devam ettiğiniz icin terlersiniz ve bunu hiçbir deodorant bastıramaz. marjinal olduğunuzla kalırsınız.

"ben asiyim, marjinalim, depresifim, metalciyim" diyerek saçları koyu siyaha boyatmak, her tarafı deldirip hızma, piercing taktırmak, pudra zoruyla bembeyaz olmak ve yaz kış bot giymek gotiklik değildir.
Gerçekten gotik hatun olmak isteyenlere birkac ipucu vermek isterim(!) :

Öncelikle bu işi bir stil olarak değil, düşünce tarzı olarak alın. gotik kadın vahşi olacak diye bir kaide olmadığı gibi, gotikler siyah giyecek diye bir kaide de yoktur; bordo, mor, kırmızı, yeşil gibi renkler kullanmanıza kimse kızmaz. vamp olmak ve yarasaya dönmek arasındaki farkı bilin. gotik akım, koyu karanlığın verdiği o karamsar özgürlüğü temsil eder. "çok asabiyim, bunalım takılıyorum, metalciyim roarh" demek yerine kıyafetlerinizde kullandiğiniz o koyu renklerin asaletini ve güzelligini taşıyın. koyu kırmızı dudaklar, siyah göz kalemleri ve bembeyaz ten olmayınca da gotik olabilirsiniz. amy lee'den başka örnekler bulun kendinize. bkz. sharon den adel, simone simons, tarja turunen, vibeke stene, cristina scabbia gibi. onlar da gothic ama siyahı kendilerine ne kadar yakıştırdıklarını; gerektiğinde ne kadar seksi, ne kadar güzel ve gerektiğinde ne kadar hüzünlü hatta ne kadar asi durabildiklerine dikkat edin. gotik görünmek için çabalamayın. içinizde yoksa taklitten öteye gidemezsiniz.

Son olarak bilmeden-araştırmadan götik götük gibi saçma tabirler kullanan arkadaşlara ve bu tabirlerin kullanılmasına sebep olan özenti arkadaşlara iletmek isterim ki;

Gotik olmak kötü değil, gotik metal dinlemek de öyle. kötü olan, bunu yanlış yorumlayarak yanlış algılanmasına neden olmak.

Mesaj alındıysa sonuca gelelim. gotik, sanatın her dalında kendini gösteren, karanlık, kasvetli, korku verici ve ayni zamanda şatafatlı bir sanat akımıdır. yaşamayı bilene...


alıntıdır.

güzel paylaşım
sağol canım